25 Temmuz 2015 Cumartesi

Oynayan Yapı Taşları : Türkiye Ekonomisinin Durumu


Son yıllarda ülkemizde ve çevre ülkelerde yaşanan terör olayları neticesinde ekonominin son iki yıldır durağan seyretmesi, ekonomik varlığın tamamen ikinci plana atılması ve seçimlerinde etkisi ile gidişat oldukça riskli düzeylerde seyretmektedir.

Türkiye, konumu itibariyle yıllar boyunca istikrarlı bir ekonomi politikası benimseyememiştir. Aksine Avrupa ülkelerinde ikinci dünya savaşından itibaren başlatılan kalkınma politikaları ile günümüzde yaşam standartlarının ve kalitesinin en iyi seyirde işlediği aşikardır. Yıllar boyunca terörle mücadelede ve ya siyasi istikrarsızlık neticesinde kalkınmasını tamamlayamayan Türkiye, günümüzde de yine aynı sorunları yaşamakta ve bu sorunları bir türlü bertaraf edememektedir. Gerek Ortadoğu’da yaşanan soğuk savaş gerekse iç siyasi karışıklıklar neticesinde her yıl ülkenin ekonomik anlamda doğrulamadığı gözler önündedir.

Ortadoğu’daki istikrarsızlık ve terör olaylarının Türkiye’ye sıçraması ekonomik dalgalanmalara neden olmuştur. Dolar/TL paritesi artmış, BİST düşüşe geçmiş, ihracat azalmış ve ekonomik sorunlar ardı ardına sıralanmaya başlamıştır. Üreten Türkiye hayalleri ile 2023 hedeflerine göz kırpan bir sistemin işlemesi ancak bu terör olaylarının bitmesi ve istikrarın hızla sağlanması ile olabilecek unsurlardır. Aksine belirttiğim gibi 2023 hedefleri sadece raflardaki tozlu kitap misali bir köşeye atılacak ve bir daha anılmamak üzere, bulunduğumuz döneme uygun yeni hedefler belirlenecektir ki bu hedefler 2023 hedeflerinin çok gerisinde kalacak hedefler olacaktır.

Hedefleri belirlerken üretim, tüketim, tasarruf ve yatırım kalemlerine sadece ekonomik olarak değil siyasi, konjonktürel ve kültürel olarak da bakmamız gerekir. Nitekim her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının yaşam standartları yükseldikçe daha çok harcamaya gittiği ( yani tasarrufların azaldığı), işçi sınıfının tarım sektöründen direkt olarak hizmetler sektörüne yöneldiği, eğitim kalitesinin iyileşmesi gerekirken azaldığı görülmektedir. Ayrıca hükümetin ekonomi politikalarını sadece kendi parti ideolojisine göre kurması, topluma yönelik değil de sadece oy devşirme amaçlı genişletici politikaların uygulanması, tasarrufu teşvik etmeyen bir yapının oluşturulması, vergi politikalarının iyileştirilememesi, zenginin çok zengin fakirin ise çok fakir olduğu klasik Türkiye’nin ve zihniyetin hala aynı seviyelerde olduğunu göstermektedir.

Türkiye gelişmesi ve ilerlemesi bulunduğu konum itibariyle oldukça zor gibi görünse de aslında birçok hedef belirlenip Türkiye Cumhuriyeti olarak üzerine gittiğimiz sürece her işin üstesinden gelecek güce ve yeteneğe sahibiz. Burada en önemli faktör olan eğitim kalitesinin iyileştirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi temel dayanağımız olmalıdır.

2015 yılının Türkiye açısından kayıp bir yıl olacağı maalesef gözler önünde. Hükümetin kurulamaması ve terör olayları ülkeyi yıpratmakta ve ekonomiye ciddi zararlar vermektedir. Umarım en kısa zamanda hükümet kurulur ve terör olayları da tez zamanda bertaraf edilir.

Gökhan AKTOPRAK

https://twitter.com/GkhnAktoprak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

56 Yaşında Hayat Gözlerini Yuman Milyarder Steve Jobs'un Yazdığı Son Yazı

İş yaşamında büyük başarılara ulaştım. Kimilerinin gözünde yaşamım başarının simgesi, fakat işin dışında çok az neşem oldu benim. İşin sonu...