Bir ülkenin tasarruf politikası birçok sonuç doğurabilir. Her şeyden önce insanların mutlu bir emeklilik mi geçireceğini yoksa yoksullukla savaşmak zorunda mı kalacağını belirler. Sosyal güvenlik konusundaki uygun politikalar, halkın finansal planlamaya yönelik isteksizliğini dikkate almalıdır. Bu tür bir planlamanın yokluğunda, tasarruf kararları çerçevelerinden edindikleri ipuçlarına dayanacaktır. Sosyal güvenlik olmadığında insanların tasarrufları olması gereken düzeylerin çok altında kalacaktır. Tasarruf politikası onların yanlışlarını düzeltmekte önemli bir role sahiptir. Çoğu batı ülkelerinde bugün var olan sosyal güvenlik sistemleri böylesi bir ihtiyaca cevap verdiği için fazlasıyla popülerdir. İnsanlar,haklı olarak, yaşlılıkları için yeterince tasarrufta bulunamayacakları kendi araçlarına terk edilmekten korkmaktadır. ABD’de sosyal güvenlik sistemini özelleştirmek ve insanların emekliliklerini kendi kişisel planlamalarına bırakmak bir felaket olacaktır. Halk kişisel planlamasını yapmayacaktır. Hükümetinde tasarrufları arttıracak çağrıları teşvik etmesi ve insanları harcamaya iten özendiricileri engellemesi gerekmektedir.
Fakat ABD ve aynı ölçülerle olmamakla birlikte Batı Avrupa,
birçok kültür içinde insanların paralarını harcamaları gerektiğine ilişkin
yaygın bir anlayışa sahip yegane kültürdür. Doğu Asya ülkeleri örneğin,
Singapur ve Çin kişinin tüketim ve tasarruf konusunda nasıl
davranması gerektiğine ilişkin farklı bir kültürel anlayıştan yararlanmaktadır.
Hatta bu iki ülke de yüksek tasarruf düzeylerini muhteşem bir ekonomik büyüme
düzeyine ulaşmanın temel aracı haline getirmiştir. Gördüğümüz gibi tasarruf
politikası bir ülkenin ekonomik büyümesinin anahtarlarından biri de
olabilmektedir.
Çin’in tasarruf oranı dünyadaki en yüksek tasarruf oranlarından
biridir, kısa süre önce yalnızca Singapur ve Malezya tarafından geçilmiştir.
Çin 1980’den beri gösterdiği mucizevi ekonomik başarıyı büyük ölçüde en yüksek
tasarruf oranına borçludur. Çin’in bireysel tasarrufları , kurumsal
tasarrufları ve devlet tasarruflarını içeren toplam gayri safi tasarrufları,
son yıllarda GSYİH’sının yarısına yaklaşmıştır. 1990’larda Çin’deki gayri safi
kişisel tasarruflar GSYİH’nın %20’sinden fazlaydı ve bugün de neredeyse aynı
düzeydedir.
Gelir vergisinin bulunmadığı Komünist Çin’de tasarrufu
teşvik etmek, propaganda kampanyaları biçimini almıştır. Günümüzde insanlar
eski propaganda posterlerinin koleksiyonunu yapıyor. Örnek verecek olursak ;
1953 tarihli bir posterde bir grup mutlu ve gülümseyen işçi, devlet tahvili
almak için Çin Halk Bankasına nakit para yatırıyor. 1990 tarihli bir posterde
genç ,yakışıklı ve geleneksel bir kahraman olan Lei Feng gülümseyerek
kumbaranın üzerine “tasarruf et” yazıyor. 1990’larda caddelere büyük kırmızı
pankartlar asıldı : “Tasarruf etmek muhteşemdir.”
Tasarruf etmeyi herkes için bir yurtseverlik görevi haline getiren bu
kampanyalar, bugünkü yüksek tasarruf oranlarının zeminini hazırlamış bulunuyor.
Türkiye’de tasarrufla ilgili önceki yazımda da belirttiğim
gibi %13’lük bir tasarruf oranı vardır. Bu gelişmiş ülkelerde kıyaslanacak
olursa oldukça düşük bir rakam olmakla birlikte halkın tasarruf kavramını
benimsemediğini ve ya mevcut hükümetin tasarruflara yönelik teşviklerinin
yetersiz olduğunun göstergesidir. Bir ülkenin tasarruf yapabilmesi için o
ülkenin ekonomiden ziyade psikolojik olarak tasarruf kavramını
benimsemesi gerekmektedir. Buna yönelik teşvikler, eğitimler ve planlamalar
yapılmalı, aksi taktirde %13’lük oranın üzerine çıkmamız hayalden ibarettir.
Yukarıda da belirttiğim gibi 80’li yıllarda Çin’in tasarruflarla bu düzeylere
gelmesi ve dünya ekonomileri arasında yüksek seviyelerde kendine yer bulması
tesadüf değildir.
Bilinçli bir tüketici ve eğitimli bir nesil yetiştiği sürece
tasarrufta çığır atlamamız kaçınılmazdır.
Girişimcilere ve özellikle tasarruf kavramı ile uğraşan
ekonomistlere bir önerim ; Gelin projelerle ve teşviklerle tasarruf bilincini
tüketicilere ve Türkiye’ye benimsetelim. Eğer gelecekte dünyada ilk 10 ekonomi
arasına girmemizi istiyorsanız gelecek nesillere güzel bir Türkiye bırakmak
istiyorsanız lütfen duyarlı olalım ve olmaya çalışalım.
https://twitter.com/GkhnAktoprak
https://twitter.com/GkhnAktoprak
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder